-Tuba Büyüküstün İstanbul doğumlu ve 29 yaşında. Yengeç burcu. Annesi banka memuruydu ve emekli oldu. Babasıysa elektronik mühendisi. Tek çocuk olan Büyüküstün, anne ve babası hep çalıştığı için küçük yaşlardan itibaren kendi kendine yetmeyi öğrendi.
- İstanbul Özel Doğuş Okulları’nda okudu. Genetik bilimci olmak istiyordu. Lise üçüncü sınıfta güzel sanatlar okumaya karar verdi. Mimar Sinan Üniversitesi’nde sahne, dekor, kostüm tasarımlarını kazandı ve mezun oldu.
- Tesadüfen tanıştığı Gaye Sökmen’le çalışmaya başladı ve reklam filmlerinde rol aldı. Bu sayede yönetmen Tomris Giritlioğlu tarafından keşfedildi. 2003’de ‘Sultan Makamı’ adlı dizide kısa süre oynadıktan bir yıl sonra esas çıkışını ‘Çemberimde Gül Oya’da canlandırdığı Zarife rolüyle yaşadı. Cemal Şan’ın yönettiği ‘Gülizar’ adlı televizyon filminde Şevket Çoruh ve Yetkin Dikinciler’le başrolleri paylaştı.
- Ardından 2005 ve 2007 yılları arasında ‘Ihlamurlar Altında’ adlı dizide Bülent İnal ve Sinan Tuzcu ile başrolleri paylaştı. Bunu Hatay’da çekilen ‘Asi’ dizisi ve geçen sezon ekrana veda eden ‘Gönülçelen’ takip etti.
- Büyüküstün sinemada da kariyer yapmaya kararlı. Çağan Irmak’ın yönettiği ‘Babam ve Oğlum’ filminden sonra ‘Sınav’ isimli filmde rol aldı. 2010’da Müslüman bir kızla Hıristiyan bir gencin aşkını konu alan ‘Yüreğine Sor’ filminde başrol oynadı.
- Birçok markanın reklam yüzü oldu. Türkiye’nin en güzel kadınları arasına girdi. Beren Saat’le kıyaslandı. Ortadoğu’nun yıldızlarından oldu. Hayranları tarafından yosun gözlü ve duru güzel gibi lakaplarla anılıyor.
- Onlarca fan sitesi var. Hatta bu siteler arasında bile gerçek hayran hangi sitenin üyeleri diye tartışmalar çıkabiliyor.
- Eşi Onur Saylak’la dört yıl önce ‘Asi’ dizisinin setinde tanıştı. İkili, ‘Gönülçelen’ dizisinde de birlikte rol aldı. Büyüküstün ve Saylak’ın Paris’teki Türkiye Başkonsolosluğu’nda geçen ayın sonunda nikahları kıyıldı. Törene çiftin ailesi ve çok yakın arkadaşları katıldı. Evlendiğinde iki aylık hamile olan Büyüküstün ikiz bebek bekliyor.
- Gelinliği siyah kuşakla dikkat çekti. Büyüküstün’ün siyah kuşağı son iki sezondur yurtdışında çok moda olduğu için tercih ettiği söylendi.
- ‘Gönülçelen’ diziniz geçen sezon sona erdi. Yeni projeleriniz var mı?
- Hayır, çünkü 2004’ten beri hiç ara vermeden çalıştım ve kendimi toparlamam, tazelemem gerektiğini düşünüyorum. Zaten bir sezon kadar ara vermeyi planlıyordum. Hayat ne getirir bilmiyorum ama bu sezon yeni bir projede yer almayı düşünmüyorum.
- Genelde hep aşk konulu işlerde yer aldınız. Bundan sonra farklı rollerde oynamak ister miydiniz?
- Aşk hayatın içinde... Dolayısıyla aşkı bir tarafa atmak gibi bir şey mümkün değil. Nasıl bir rol olursa olsun hikâyenin içinde hep aşk var. Olabildiğince birbirinden farklı karakterler seçmeye çalıştım, bundan sonra da öyle yapacağım.
- Türkiye dışında Ortadoğu’da da hayranlarınız çok. Onlarla ilişkiniz nasıl?
- Ortadoğu’ya için yabancı bir ünlüyüm, sonuçta... Türkiye benim anavatanım. Burada insanlar sokakta beni görmeye alışık ama orada beni gördüklerinde çok şaşırıyorlar ve buradan çok daha fazla ilgi gösteriyorlar.
- Evlendiniz. Şimdi hayatınızın nasıl bir dönemindesiniz?
- Bu kadar çalıştıktan ve hareketli bir yedi sene geçirdikten sonra şu an durma, tazelenme ve yenilenme dönemi yaşıyorum.
- Hayat mottonuz nedir?
- Hayatta her şey mümkün. İnsanız ve her an her şeyi yaşayabiliriz. Dolayısıyla hayatı kalıplar içine hapsetmenin işimizi zorlaştıracağını düşünüyorum.
- Hep sakin bir duruşunuz var. Sizi neler kızdırır?
- İnsanların benim alanıma izinsiz girmeye çalışmaları beni gerçekten kızdırıyor.
Hakan Gence, Hürriyet, Kelebek, 28 Ağustos 2011
http://www.hurriyet.com.tr/magazin/magazinhatti/18594906.asp