"Bir dizi düşünün, Şili’den Mısır’a dünyanın dört bir tarafında 41 ülkede yayınlanıyor, bazılarında reytinglerin zirvesine ulaşıyor. Başrol oyuncuları, o ülkelerde dünya starları gibi karşılanıyor. Türkiye’nin en çok yurt dışı satış hasılatı elde eden dizilerinden biri oluyor. Senaryosu, rejisi, müzikleri ve prodüksiyonu gayet başarılı olan bu dizi, kendi ülkesi Türkiye’de 54 bölüm boyunca beklenen reytingi veremiyor.
Bahsettiğim dizi bu hafta final yapan ‘Kara Para aşk’.
Hem bütçesini, hem de kendinden bekleneni karşılayamayan reytingine rağmen yurt dışı başarısı sayesinde yayında kalmayı başarabildi desek abartı olmaz.
Peki bu durum, “Biz artık dünyalı bir dizi sektörüne sahibiz” anlamına geliyor mu? Keşke öyle olsa ama değil. Dizilerimizi yaparken en baştan bütün dünyaya satılacak şekilde yapabilsek olurdu ama ne yazık ki böyle olmuyor.
Bir kere dünya dizilerinin iki ya da üç katı sürelerde dizi üretiyoruz. Üstelik de en azından 2 - 3 bölüm düşük reyting alıp yayından kalkmasın diye uğraşıyoruz. Sürekli değiştirilen reyting yapısına uydurmaya çalışıyoruz. Kararlarına şaşkınlıkla baktığımız RTÜK’e göre kendimizi ayarlıyoruz. Yanlış bir yayın saatine konduğunda tutunamayıp şansını büyük ölçüde kaybedecek, adeta bir kumar gibi yayına başlatıyoruz.
ABD’den sonra en çok dizi ihracatı yapan ikinci ülkeyiz ama ‘dünyalı’ olmak için daha işimiz çok. "
Haberin tamamına alıntıladığımız linkten ulaşılabilir...
http://www.milliyet.com.tr/dizilerimiz-dunyali-mi-oldu-/cadde/ydetay/2089126/default.htm
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder