Yerine yenisi konamamış, efsane olmuş ASİ’de, seven bir erkek vardı. İntikam almak için Hatay’a, ana baba toprağına dönüp gelmiş, çocukluğunda Asi’nin azgın sularında ölümden kurtulmuş; ama yetişkinliğinde bir başka Asi’de boğulmuş bir genç. Asi’nin balçıklı sularında boğulmak üzereyken annesinin elinden kurtularak suyun yüzüne çıktığında, yeniden doğmuş bir çocuk. O çocuk, bu sefer Asi’nin sularında değil; ama ASİ’ye’nin gözlerinde boğuldu. İntikam almaya geldiği ailenden intikam almak hastalığını unutup, o ailenin kızını almak derdine düşmüş bir demir yürek. Zaten bu diziyi bize sevdiren unsurlardan birisi de güzelliklerin ve iyiliğin, kötülüğe galibiyetiydi.
Demir, koca bir yürekti.
Ailesinin uğradığı felaketi unutacak, o felaketten sorumlu tuttuğu ailenin kızını canı gibi sevecek; geçmişi, geçmişte bırakmaya cesaret edebilecek üstüne bir de yepyeni sayfalar açabilecek kadar cesur bir yürek.
Acemi Demirci, Sohbet Köşesi, 18 Aralık 2011
SEVECEN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder