20 Temmuz 2011 Çarşamba

Yüreğini okuyor...




"...Annenin son sabahı... onları tekrar bulana kadar, Demir’in hayatından bütün gelincikleri koparıyor. Yalnız bırakılan bir dal gelincikten daha farklı değil yalnız bırakılan bu iki yavru kuş o iki taş arasında. Birlikte olmaları... yakınlıkları... düşkünlükleri... yapayalnızlıklarına fayda etmiyor."


... 25 yıl sonra iki taş arasında açan gelincik tohumlarını saçmış… Artık narin hassas olan 3 tane gelincik var… Üçü de gelincik tarlasında ne tesadüf… AsiDemirAsya…Artık yalnız değil… Bu iki sahnenin birbiriyle bağlantısı var mıydı bilmiyorum ama ben öyle düşündüm… Ben inanıyorum annesi bir yerlerden Demiri gözetliyor… Oğlu yalnız olmadığı için mutlu, dallanıp budaklanmış oğlu… Mutlu olduğu kadar da üzgün…Oğlu kötü bir hastalığa yakalanmış… Olsun Asidemir bir gelincik tarlasında yan yana, gözgözeler… Asi tedirgin, yüreği başka söylüyor,dili başka… Onu en iyi Demir bilir…Yüreğini okuyor…

CEYHAN, Sohbet Köşesi, 16 Temmuz 2011

KV_FAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder